ENFORMEL ÇALIŞMA NEDİR ?
Tarih: 15.01.2010 Saat: 15:59
Konu: Temel Kavramlar


Son yıllarda çok sık kullanılmaya başlanan enformel kavramı; ‘Bilinen ve kabul gören geleneklere ve kurallara uygun olmayan, resmi gerekliliklerin dışında kalan özelliklere sahip olmak’ anlamına geliyor. Yani kısacası kayıtdışı çalışmak anlamına geliyor.Türkiye’de de ekonominin ve istihdamın çok önemli bir özelliğini enformel yapısal durum oluşturmaktadır. Özellikle İstanbul gibi metropol alanlarda kentsel işgücü içinde enformel sektör oranının yüksekliği ve bu sektörde esas itibariyle üretimin hiçbir mali ve sosyal güvenlik yasalarına tabi olmaması, buradaki istihdamın çarpıcı yapısını belirleyen önemli unsurlar olarak görülmektedir. Artan göç olgusu bu sektörün giderek genişlemesine yol açmaktadır. Böylece kentsel  alanlarda iş
Enformel, kullanıldığı alandaki ekonomik faaliyetleri ifade eden ‘kayıtsız’, ‘resmi olmayan’, ‘yasa dışı’ gibi başka kavramları da çağrıştırır. Bu kavramlar ve içerdikleri anlamlar ilgilenilen konuya ve konuların boyutlarına bağlı olarak değişir. Ancak emek açısından bakıldığında hepsinin ortak özelliği, sınırları belli olmayan azami emek sömürüsü demektir.
Enformellik, istihdam açısından kuralsız, korunmasız, güvencesiz çalışmayı ifade ediyor. İşsiz sayısı arttıkça, kuralsız ve güvencesiz çalışmanın nasıl büyük bir hızla arttığını ve yaygınlaştığını son yıllarda gördük. Çünkü işsizlerin sayısının artması, aynı işi daha ucuza yapabileceklerin sayısını da kaçınılmaz olarak arttırıyor. Yüksek işsizlik oranları patronların elini güçlendirirken, çalışma şansına sahip olanların, örgütlü olsalar bile ellerini zayıflatıcı ve onları pek çok yönden güçsüzleştiren bir etki yaratıyor. Bu durum aynı zamanda, halihazırda çalışan işçiler üzerinde sürekli işinden olma, hak kayıpları ve işten atılma korkusunun yaşanmasına neden oluyor.
Türkiye’de işgücünün yarısından fazlasının-yüzde 60nın-  sağlık ve sosyal güvenceden yoksun olarak çalışmak zorunda olduğu düşünüldüğünde, ‘enformellik’ artık bir istisna değil, genel bir kural haline gelmiş durumda. Ancak dikkat edilirse enformel istihdamın yaygınlaşması genellikle kapitalist ekonominin çözülmesi gereken basit bir ‘kusuru’ gibi gösteriliyor. Kapitalizmin tamir edilebilir bir kusuru gibi gösterilen kayıt dışına kayma, kuralsızlaşma durumu bir taraftan hızla yaygınlaşırken, diğer taraftan kayıtlı ve örgütlü işgücü üzerindeki tehditleri de arttırıyor. Son yıllarda kamu-özel ayrımı yapılmaksızın hızla artan geçici-sözleşmeli istihdam, 4-c uygulaması, taşeronlaştırma vb, uygulamalarda bu etkinin doğrudan sonuçlarını görmek mümkün.
Güvencesiz çalışan işçiler gerek çalışma koşulları bakımından, gerekse ücret, sigorta vb. hakları açısından çalışma yasalarının kapsamı dışındalar. Çoğu ücretlerini zamanında alamıyor. Örgütlenme hakkından yararlanmak bir yana, pek çoğu yasal sigorta hakkından bile yoksunlar. Çoğu kayıtlı olmadığı için çalışıyor görünmüyor. Sigortaları yatmadığı için iş kazası geçirdiklerinde tedavileri yapılmıyor. İşten atıldıklarında ya da ücretlerini alamadıklarında o işyerinde çalıştıklarını kanıtlamaları çok zor oluyor. Kısacası enformel istihdam edilenlerin çalışmaları gibi, yaşamları da enformel.
Hükümet ve sermaye örgütlerinin temsilcileri TV ve gazetelere ‘kayıt dışı ekonominin kayıt altına alınması’ yönünde açıklamalar yapsa da, enformel ekonomik faaliyetlerin kayıt altına alınmasının, ‘daha fazla vergi toplamak’ açısından önemine dikkat çekilse de, bugüne kadar yaşanan pratikler, yapılan açıklamalarla taban tabana zıtlık gösteriyor.
Enformel çalışanlar örgütlenmesi en zor kesim. Ama yaşadıkları sorunların ağırlığı nedeniyle örgütlenmeye ve mücadeleye en açık kesimi de onlar oluşturuyor. Bu kesime yönelik sınırlı sayıda örgütlenme faaliyeti olmakla birlikte, çoğu başarısızlıkla sonuçlanıyor. Çünkü normal olmayan bir çalışma biçimine, normal araçlarla müdahale etmeye çalışılarak olumlu sonuç almak mümkün değil.
Türkiye’de hızla artan nüfus, göç ve kentleşme, enformel sektörün gelişmesi için uygun bir ortam yaratmaktadır. Bunun yanında, yüksek vergi ve sosyal güvenlik primleri, bürokratik engeller, düzenleyici yasalardan ve idari yüklerden kaynaklanan sorunlar, işgücü piyasasına İlişkin mevzuatın eksikliği, sanayiinin yapısı ve küçük ölçekli işyerlerinin ağırlıklı niteliği, zayıf rekabet gücü gibi faktörler enformel çalışmanın kapsamı ve boyutunu etkileyen diğer faktörler arasında yer almaktadır.
Küçük işletmelerin yaygınlığı, izlemeyi ve denetlemeyi zorlaştırdığı için, bu durumu, bu nitelikli işletmelerin kayıt dışı faaliyetlerini kolaylıkla göstermesine imkan vermektedir.
Vergi yükü, kayıp ve kaçağı enformel ekonominin önemli bir unsurudur. Türk vergi sisteminin içerdiği istisna ve muafiyetlerin fazlalığı, yarattığı bürokrasi, vergi idaresinin yeterince etkinliğe kavuşmamış olması ve vergi denetiminin sınırlı kalması enformel ekonominin oluşumunda etkili olmaktadır.
Kentsel Yerler Küçük ve Şirketleşmemiş İşyerleri Anketi’ne göre Enformel sektörde çalışanların büyük çoğunluğunu 31–40 yaş grubu oluşturmaktadır (% 30). Enformel sektörde çalışanların oranı, kırk yaşına kadar artarken, bu yaştan sonra hızla azalmaktadır. Kırk yaşından sonra özellikle enformel sektörde istihdam edilen kadınların sayısındaki azalma çok daha fazladır.

Enformel sektörde kendi hesabına veya işveren olarak çalışanların büyük çoğunluğunu yine 31–40 yaş grubu oluşturmaktadır. Bu işe başlamadan önce iş sahiplerinin % 44’ünün başka bir işyerinde ücretli veya çırak, % 16’sının ise başka bir işyerinin sahibi veya ortağı olarak çalıştığı dikkate alındığında; Enformel sektörde faaliyet gösteren işyeri sahiplerinin çoğunlukla belli bir iş deneyiminden sonra bu sektöre girdikleri söylenebilir.
Enformel sektörde ücretli olarak çalışanların büyük çoğunluğunu ise gençlerin oluşturduğu dikkati çekmektedir. Bu sektörde ücretli çalışanların % 78’i otuz yaşın altındadır. Enformel sektörde ücretli çalışanların yaş ortalamasının düşük olması, işyeri sahiplerinin yanlarında genç yaş grubundaki kişileri istihdam etmeyi tercih ettiklerini göstermektedir.
Çalışmak, bir taraftan işçiler için yaşamını zor koşullarda sürdürmesini, diğer taraftan da sömürü ve güvencesizlik ikilemi içinde gerçekleşiyor. Enformellik giderek etki alanını genişletirken sosyal güvencesizlik, kitlesel işsizlik, düşük ücretler ve emek üzerindeki baskılar önümüzdeki dönemde de çalışma yaşamının değişmez sorunları olarak gündemdeki yerini koruyacak gibi görünüyor.





Bu haberin geldigi yer: DHB
http://www.halkinbirligi1.net

Bu haber icin adres:
http://www.halkinbirligi1.net/modules.php?name=News&file=article&sid=2031