Kürt özgürlük hareketini etkisiz kılmak ve provakasyon yaratmak için kirli savaş yürütücüleri hemen her olayı gerici amaçlarına dayanak yapmaya yada olayları farklı bir zemine oturtarak dezerformasyona devam etmektedirler.Generallerin kürt özgürlük hareketini ezip dağıtmada faşist ve baskı ve teörürün yetersiz kaldığını ve bunun yanında hemen her olayı kullanarak gerici kitle hareketi yaratarak halkların birbirne düşman edilemis hedefi güdüldüğü bir gerçek olarak karşımızda durmaktadır.Nitekim generallerin sivil hareket yaratma çağrısına Hakkari Dağ ve Komando Tugayı'nda görev yapan asker,subay eşleri ve çocuklarının yer aldığı 500 kişiyle DTP’li belediye’ye karşı şehir merkezinde mıntıka temizliğine çıkmaları ve bu eylemin medyada genişçe yer alması kirli savaş ağalarının dezerformasyonda yeni taktikler geliştirmeye çalıştıklaeını gösteriyor. Tugay komutanı Tuğgeneral Azmi Utku Cinek'in başında bulunduğu 500 sivil giyimli asker, subaylar-astsubay eş ve çocuklarıyla kışladan çıkarak 7 km uzaktaki şehir merkezinde çöp toplamaya çıkmaları ilk olarak gerçekleşen bir eylem olmasının yanında DTP’li belediye ile hakkari halkını karşı karşıya getirmeyi ve buradan belediyenin halkın sorunlarıyla ilgilenmediği ve bölücülük yaptığı demegojisini haklı çıkarmayı düşlüyor.
Askeri atıkların ortalığı kapladığı, militarist kirliliğin ayyuka çıktığı,hergün karamayınların can aldığı bir zamanda askerlerin, çöp, kağıt, şişe toplamaları hiçde yi niyetli bir yklaşımın sonuuc olamsa gerek.

Bilidiği üzere zaman zaman çevreci kuruluşların bu tür girişimlerde bulunduklarını biliniyor. Hatta rakip siyasi partilerin belediyelere karşı muhalafeti geliştirmek bakımından bu tür girişimleri de baş vurduklarıda bir gerçek. Dahası gerçekten çalışmayan, rant peşinde koşmaktan temizlik yapmaya vakit bulamayan belediyelere böylesi uyarılarda bulunup, tepki gösterilmesi de halkın tepkisini harekete geçirmek bakımından gerekiyorda.
Ancak medyanın sürmanşetten verdiği haberden de anlaşılacağı gibi Hakkari'de kışladan çıkarak ellerinde taşıdıkları dövizlerle ve haykırdıkları sloganlarla şehir merkezine gelerek Hakkari Belediyesi'nin önünde çöp toplayanların eylem özel olarak Kürtleri ve DTP’yi hedeflemekte ve geriic kitle hareketi yaratmaını gereği olarak gündemleşmektedir..
Hatılanacağı üzere, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İlker Başbuğ'un ziyaret ettiği ve yaşananlara ilişkin hazin bir tablo çizildiği bir ildir Hakkari. Burası ne Boğaz'a, ne Antalya'ya ne de Bodrum sahillerine benzer,burası yoksulluk ve sefaletin derinleştiği,kürtlerin özgürlük mücadeleisne kitlesel destek sağladıkları Hakkaridir..
Başbuğ, Hakkari'yi ziyaretinde Hakkarililere şu açıklamada bulunmuştu; "Terörden en çok siz zarar görüyorsunuz. Hakkari Dağ ve Komando Tugayı şimdiye kadar 974 şehit verdi. Ayrıca 320 cıvarında köy korucusu şehit oldu. Hakkari Dağ ve Komando Tugayı'nın bölgedeki hizmetlerinde yaklaşık 1300 asker ve korucu şehit oldu."
Yani Hakkari denince akla ne çevreciler nede rakip partilerin yarışı gelmekte. Askerler, korucular, özel tim, JİTEM gelmektedir. Şemdinli, Yüksekova, bomba atılan kitap evleri, üç ayda 18 yere atılan bombalar ve failleri bulunamayan ölümlerin kol gezdiği bölge gelmektedir.
Hakkari denince akla; pet şişeleri, kola kutuları, meyve poşetleri değil; silahlar, bombalar, mayınlar, kan, şiddet ve dizi dizi tabutlar gelmektedir.
Hakkari denince akla; hayatını kaybetmiş 1300 asker ve korucu gelmektedir.
Başbuğ'un verdiği rakamlara hayatını kaybeden köylüler, sivil halk, elinde bomba patlamış çocuklar, mayınlara basarak parçalanmış bedenler , sakat kalanlar ve gerillalar dahil değil.
Toplu mezarlar, faili meçhuller, hayatını kaybeden Kürt gençleri...
Burjuva medyanın bu haberi verdiği iç sayfayı okuyanlar, haberin hemen altında "bombayla oyun: 1 çocuk öldü" haberini de okumuş olmalıdırlar.sağa sola mayın döşeyerek binlerce insanın ölmesi ve sakat kalmasına seyirci kalan Hakkari Komando Tugayı çöp toplama eylemiyle,politikaya karışmadığını söyleyen ordu açıktan halkın seçmiş olduğu belediye başkanına askerlerin önderliğinde eylem yaparak politikanın merkezinde durduğunu ortaya koyuyordu.
Dahası, ordu daha fazla kan dökülmemesi, asker, korucu ve bölge halkından hiç kimsenin hayatını kaybetmemesi için bir girişimde bulunmak, bir proje üretmek yerine, başında generallerin bulunduğu kirli savaş ağaları bula bula "çöp toplama" kampanyası bulmuşlar.
Hakkari’de Dağ Komando Tugay Komutanı Tuğgeneral Azmi Utku Cinek öncülüğünde yaklaşık 500 kişilik grubun yaptığı yürüyüş bilindiği kadarı generallerin sivil toplum tepkisi yaratma adına gerici kitle haeketi örgütle politikaısnın bir unsurdur.. Bu “Çöp temizliği” kışla içinde erlerin yaptığından oldukça farklı. “Belediye bölücülük yapma, işini yap” pankartının arkasında gerçekleşen bir “Çöp temizliği” bu. Bu pankart ve onu destekleyen dövizler eşliğinde DTP’li belediyeye kadar yürüyen komutanın bu eylemini bir komutan, “Her zaman tank yürümez” diye yorumluyor. Ve doğru olarak , bu aslında “siyasi bir mıntıka temizliği.”olarak gündemlesiyor ve Kürt halkının seçtiği belediyeye gözdağı amacı taşıyor.
İşin ilginç olanı kirli savş ağaları bir yandan Kürt köylülerine, “Terör örgütüne yardım ve yataklık” iddiası ile dışkı yediren komutan, diğer yandan, Kürtlerin oylarıyla, onların iradesiyle seçilen bir belediye başkanını “bölücülük” ile suçlayarak “süpürmeye” yönelen bir komutan.Aslında her ikiside Kürt özgürlük hareketini korku duvarı içine hapsederek ezip dağıtmayı amaçlıyor .
Generallerin gerici kitle hareketi yaratma taktikleirnin bir uzantısı olarak hakkaride gerçekleştirlen çöp toplama görüntüsü altında DTP’li belediyeyi hedefi koyma tutumu kirli savaş ağalarının hemen herşeyi naısl gerici amaçlarına dayanak yapmaya çalıştıklarını ve ortamı yalan ruzgarıyla boğmayı hedeflediklerini.Ama bu türden kirli taktikelre yabancı olamyan Kürt halkı generallerin gerici kitle hareketi yaratma amaçlı provakasyonlarını ve dezerformasyonlarını boşa çıkartarak, özgürlüklerini koparıp alma onurlu yolunda inatla yürüyeceklerdi.