 |
|
İŞGAL VE SAVAŞLARDA EMPERYALİSTLİN GEREKÇESİ AYNI

Emperyalistler sömürgeciler saldırganlıklarına “mazeret” bulmak için her dönem uygun bir bahane yaratmışlarıdır.Hatta çoğu durumda kendileri yalan-yanlış bilgilerle ortam hazırlamışlardır . Örneğin ABD’nin Irak’a saldırısına “gerekçe” olan istihbarat raporlarının “yanlış bilgiye” dayandığı ortaya “çıkarılmış”dı. Saldırganlar sonradan kabul ediyorlar ki, Irak’ta kitle imha silahı yok ve Irak atom bombası yapma peşinde değildi.Bu aynı şeyler bir çok ülkelerin işgalinde görülmüştür.Buna yakın tarihin en önemli örneklerinden birisi Amerikan emperyalizminin “insanlık suçları”ndan olan Vietnam Savaşıydı.Vietnam Savaşında Amerikan emperyalizmi kendi provakasyonu işgalin mazereti yapmıştı. Amerikan emperyalizmi bu savaşda uşaklarının iktidarını ayakta tutma amaçlı sömürgeci işgalci savaşta kimyasal ve biyolojik silahlar dahil her türlü vahşi yöntemler uygulamaktan geri durmamıştı.
Ama ABD, bu savaştan Vitenam halkının kahranlık yüklü direnişi sonucunda onursuz, utanç verici bir yenilgi alarak çıktı. Bu yenilginin Amerikan toplumunun ruhunda açtığı derin yarayı iyileştimek için son 40 yıldır Amerikan sineması ve medyası bu savaşta Amerikan ordusunun nasıl “büyük bir kahramanlıkla savaştığı”nı anlatmak için uğraşıyor. Ama, bu filmlerde, TV dizilerinde ve “edebi” yapıtlarda yaratılan “kahramanlar” bütün üstün yeteneklerine karşın; seyirci ya da okuyucu sonunda şu soruyu sormaya devam ediyor: “Peki bizimkiler bu kadar kahramandı; birkaçı bile koskaca Vietnam birliklerini perişan ediyordu da nasıl yenildik!” Hiçbir yaldızlı ya da kuyruklu yalan bu soruya olumlu yanıt olamadı. Aslında Amerikan askerlerinin Vietnamda halkın direnişi karşısında propoganda edilen kahramanlığı bir balondu. Şimdi, o dönemdeki belgeler üstündeki yayınlanma yasağı kalktığı için ABD’nin savaşa girmek için “yalan istihbarat”a başvurduğu ortaya çıktı. Çünkü ABD 1963’ten itibaren fiilen bulaştığı Vietnam Savaşı’na resmen ve yüzbinlerce askerle katılabilmek için bir bahaneye ihtiyacı vardı ama, onlar bahane olabilecek hiçbir şey de yoktu. Sonunda araya Amerikan istihbarat örgütleri girer.İki Ameirkan savaş gemisine Kuzey Vietnam hücumbotlarının torpido saldırısı düzenlediği ve iki savaş gemisinin yaralandığı yalanını öne sürüp “resmi belge” düzenlerler. Ve savaş kararı Kongre’den geçirilir. Arkasında sayısı 500 bine tırmanacak Amerikan askerleri Vietnam’a sevk edilmeye başlar. Amerikan savaş uçakları, savaş gemileri Vietnam’da bombalanmamış tek karış toprak bırakmaz... Sonucu herkes biliyor! Şimdi, aradan 40 yıl geçtikten sonra, aslında Amerika’nın Vietnam’a saldırı gerekçesi olarak gösterilen iki Amerikan gemisine hiçbir saldırının yapılmadığı; bu haberi Amerikan istihbaratının ve elbette Pentagon ve Beyaz Saray’daki suç ortaklarıyla birlikte uydurduğu ortaya çıktı. Bu elbette günümüz insanlarına hiç yabancı değil. Çünkü, daha iki yıl önce Irak’a saldıran ABD, Irak’ı işgal kararını yine yalan istihbarat üstüne kurmuş; Saddam’ın elinde kitle imha silahları bulunduğu, Irak’ın bunu komşularına karşı kullanmaya hazırlandığı gibi, ABD ve İngiliz hükümetleri dışında kimsenin inanmadığı bir yalan istihbaratı gerçekmiş gibi gösterip BM üyesi bir ülkeyi işgal etmişti. Muhtemeldir ki, yakında ABD istihbaratının bu yalan istihbaratı tüm dünyaya nasıl yutturduğu, , savaş karşıtı çoğunluğun bir avuç savaş ağası tarafından nasıl tuzağa düşürdüğünü, iyiler ve kötüler arasında bölünen yönetimin mecburen savaş kararı verdiğini konu alan filmleri, TV dizilerini izleyeceğiz romanlar okuyacağız. Amerikan prapaganda aygıtı ile Türkiye ve her ülkedeki Amerikancı takımı ve onların medyadaki sözcüleri de şimdi yeniden “Bakın şu Amerikan demokrasisine, adamlar kendilerinin dünyayı kandırmasını kendileri açıklıyor; özeleştiri yapıyorlar. İşte demokrasi budur!” diye propagandaya girişip; bu sefer de yeni bir yalanla insanların kafalarını işgal etmek için yeni bir seferberliğe girişecekler. Üstelik bu sefer Vietnam’da kaybettikleri onurlarını bir “özeleştiri” ile kazanmayı umacaklar. Bu propagandayı yapanlar; gerçeğin eninde sonunda açığa çıktığı ile insanları avutmaya çalışanlar; Amerikan demokrasisinin erdemlerini göklere çıkaranlar bugün açığa çıkmış ve failleri halen hayatta ve iktidar koltuklarında oturan Irak’a saldırmak için yalan haber uydurarak tüm dünyayı aldatan Amerikan ve İngiliz hükümetini, istihbahratının yetkililerine hiçbir yaptırım uygulanamadığını görmezden geleceklerdir. Muhtemeldir ki, 40 yıl sonra, eğer hâlâ Amerikan emperyalizmi dünyanın başına bela olmaya devam ediyorsa; Irak’a saldırmak için uydurulmuş yalan istihbartın belgelerini, kimlerin bu yalan istihbaratı tezgahladığını, “Şahinlerin” “Güvercinlerî” nasıl “hödük” yerine koyduğunu filan gibi önemsiz teferruatların belgeleri açıklanacak. Dünya bir kez daha aldatılacak, Amerikan demokrasisinin erdemleri üstüne yazılıp dökülecektir. Hani bugün olup bitenden “Deli Bush ve takımı” sorumlu tutuluyor; Cumhuriyetçi gericiliğin savaş istediği öne sürülüyor. Ama 1960’larda Amerika’nın Vietnam’a saldırması için uydurulan yalan istihbarat döneminde iktidarda olan Demokratlar’dır. Ve Kenedy’nin yerine geçen L. Johnson başkandır. Yönetiminde de ABD’nin en demokrat başkanlarından sayılan Kenedy’nin ekibi vardır. O günden bugüne değişmeyen ise, Amerikan emperyalizminin çıkarlarıdır. Amerikan emperyalizmi dünya hegemonyası için o gün Vietnam’a saldırması gerekiyordu; bugün de Afganistanı,Irak’ı işgal etmesi gerekiyor. Bunun için yalan istihbarat, provokasyon, savaş. Vb. ne kadar yöntem varsa o sokuldu.Amerikan emperyalizmi ve muttefikelri için ülkelerin yönetimlerinde hangi faşist gerici güçlerin yer alamsı o kadarda önemli değil önemli olan emperyalizmin sömürüsünün sınırsız olarak gerçekleştirilmesidir.
|
|
| |
Ortalama Puan: 0 Toplam Oy: 0
|
|
|
Эlgili Konular
 |
Üzgünüm, bu yazı için yorumlar aktif değil. |
|