|
|
EMPERYALİSTLER SEYREDİYOR İSRAİL YENİ UTANÇ DUVARI ÖRMEYE DEVAM EDİYOR
Emperyalistler daha önceden Doğru Almanya ile Batı Almanya arasına çekilen duvarı utanç duvarı olarak niteleyerek karşı çıkmışlardı. Sovyet revizyonizminin batı emperyalizmine teslim olmasının ardından duvar yıkılmış ve Batı emperyalizmi Doğu Almanya’yı yutmuştu. Berlin Duvarının 9 kasım 1989da yıkılması ve 3 Ekim 1989da Doğu Almanya’nın Batı Almanya tarafından yutulması batı emperyalizminin, Berlin duvarının yıkılmasını utanç duvarının yıkılması ve yeni bir dönemin açılması olarak göstermişti. Ne ki emperyalistlerin bu sözlerinin yalan olduğunu ve kendi çıkarları için yeni duvarlar yükseltmekten geri kalmayacaklarını gördük yaşadık. ABD emperyalizmi bu yüzlerce km’lik Meksika sınırını kaçaklar geçmesin diye duvarla örüp elektirikli teller çektiğini biliyoruz. Yine Orta-doğuda ABD emperyalizminin maşası İsrail siyonist devletinin Filistinliler olan sınırına utanç duvarı çektiğini ve batı emperyalizminin buna seyirci kaldığını biliyoruz. Nitekim batı emperyalizminden destek alan İsrail siyonist devleti, Filistinlilerin yaşadığı Batı Şeria’dan gelebilecek saldırıları önlemek amacıyla başladığı duvar inşaatına, Mısır sınırını da ekleyeceğini duyurdu. İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu, yasadışı göçleri engellemek için Mısır’la aralarındaki sınıra duvar örülmesini öngören planı onayladı. İsrail, Filistinlilerin yaşadığı Batı Şeria’dan gelebilecek saldırıları önlemek amacıyla başladığı, Mısır sınırına duvar örmekle Filistinlileri kendi topraklarında hapis yaşamaya mahkum etmiş olacaktır. İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu, yasadışı göçleri engellemek için Mısır’la aralarındaki sınıra duvar örülmesini öngören planı onaylaması yalnızca yasadığı göle bağlı olmadığı bir gerçektir. Esas gerekçe Filistinlilerin hareketini engellemek ve denetim altına almak. Keza Netanyahu, “Güney sınırımızdan yasadışı göçmenlerin ve teröristlerin girmesini engellemek için bu kararı aldım. Bu, İsrail’in Yahudi ve demokratik karakterini korumak için alınan stratejik bir karardır” diye açıklaması da bur gerçeği teyit ediyor. İsrail ile Mısır arasındaki 266 kilometrelik sınırdan her hafta en az 100-200 arasında kişinin geçtiği, her iki ülkenin de bu duruma engel olamadığı belirtiliyor. Geçtiğimiz yıl mayıs ayından beri Mısırlı güvenlik birimlerinin 17 kişiyi öldürdüğü, çok sayıda kişiyi de yaraladığı ifade ediliyor. İsrail’e geçmeye çalışanların başında Afrikalı göçmenler geliyor. Afrika’nın tüm çıkış kapılarını kullanarak başta Avrupa olmak üzere gelişmiş ülkelere kaçmaya çalışan Afrikalılar, Mısır’ın çok fazla denetlenemeyen çöllerle kaplı sınırlarından rahatlıkla geçerek İsrail sınırına gelebiliyor. Özellikle de Sina Yarımadası’nda bulunan Mısır-İsrail sınırının her iki tarafında yaşayan Bedeviler, bu geçişlere büyük paralar karşılığı lojistik destek sağlıyor. Geçmiş yıllarda İsrail hükümetinin aldığı kararlar doğrultusunda ülkeyi terk etmek zorunda kalan Türkiyeli işçiler de bir şekilde geri dönebilmek için Mısır’dan yasal olmayan geçişleri kullanmaya çalışmış, bu durum Mısır hükümetinin Türklere birtakım sıkıntılar çıkarmasına sebep olmuştu. 270 milyon dolara mal olması beklenen bu yeni utanç duvarının bir kısmı Gazze sınırına, bir kısmı ise güneydeki Eilat’a yakın inşa edilecek. İsrail, inşa edilecek duvarların gelişmiş gözetleme cihazlarıyla donatılacağını belirtiyor. Mısır, konunun İsrail’in içişlerini ilgilendirdiğini belirtti. Mısır güvenlik yetkilileri, İsrail’in duvar örme planından haberleri olmadığını, duvarın İsrail topraklarında inşa edilmesi halinde bir itirazları olmayacağını söylediler. Mısır, daha önce hem Gazze’ye tünellerden giren maddeleri ve hem de İsrail’e yönelik kaçak girişini engelleyebilmek için 1979 yılında imzalanan Camp David Anlaşması’nın maddelerinde birtakım esnekliklere gidilmesi gerektiğini söylüyor. Bu anlaşmaya göre Mısır, Sina Yarımadası’nda hafif silahlarla donanmış sınırlı sayıda güvenlik birimi bulundurabiliyor ve iki ülke sınırına da en fazla 750 asker konuşlandırabiliyor. Hatırlanacağı üzere İsrail’e yönelik Filistin direniş örgütlerince gerçekleştirilen intihar saldırılarının artması üzerine, İsrail 2004 yılından itibaren Batı Şeria’yı duvarlarla kapatmaya başlamıştı. 703 km olması beklenen duvarların 2010 yılında bitirilmesi planlanmıştı. Ancak bu duvarların halen yüzde 33’üne yakın kısmının inşasına başlanmadığı belirtiliyor. 8 metre yüksekliğindeki duvarların üzeri dikenli tellerle kapatılırken, pek çok yerde de gözetleme sistemleri bulunuyor. Batı Şeria’da yaşayan Filistinliler, çoğu kez bir Filistin kentinden diğerine geçebilmek için saatler süren denetimlerden sonra İsrail askerlerinin gözetimi altında özel kapıları kullanmak zorunda kalıyor.
İsrail’in benzer duvarları, kuzeydeki Suriye ve Lübnan sınırları ile doğudaki Ürdün sınırında da bulunuyor. Mısır da Gazze’den gelebilecek muhtemel tehlikeleri önlemek ve tünelleri engellemek için geçtiğimiz ay Gazze sınırına çelik duvar örmeye başlamıştı. Konuyla ilgili olarak Ezher’den de fetva alan Mısır yönetimi, her ülkenin kendi güvenliğini sağlayabilmek için her türlü adımı atabileceğini belirtiyor. Durumu protesto eden Filistinliler ise Mısır’ın, İsrail vatandaşlarının vizesiz olarak Sina Yarımadası’ndaki tatil bölgelerini kullanmasına izin verdiğini, kendilerini ise duvarların arkasına hapsettiğini belirtiyor. Mısır ve İsrail arasındaki anlaşmalara göre İsrail vatandaşları, Taba’daki sınır kapısından girerek Mısır’ın dünyaca ünlü tatil bölgelerinde konaklayabiliyor. Görülebileceği gibi Berlin de yıkılan utanç duvarı ABD de, İsrail de ve Mısır’da yükseltmekte. Emperyalist ve uşakları ne yaparsa yapsınlar ve hangi önlem alırsa alsınlar halkların demokrasi özgürlük mücadelesini utanç duvarlarıyla önleyemeyeceklerdir. Dahası emperyalist kapitalist devletler ne yapsalar da düzenleriyle birlikte utanç duvarlarında yerle bir olacağını önleyemeyeceklerdir.
|
|
| |
Ortalama Puan: 0 Toplam Oy: 0
|
|
|
Эlgili Konular
|
Üzgünüm, bu yazı için yorumlar aktif değil. |
|