DHB ARŞİV SİTESİ
Ana Menü
Anket
KÖLECE ÇALIŞMA KOŞULLARI ÖLÜM SAÇIYOR
İşçi Memur
Tuzla tersanelerinde kölece çalışma koşullarının getirmiş olduğu ölümler birkez daha çalışma koşullarını sorgulamayı gündeme getirdi. Keza kölece çalıştırma bilançosu: Türkiye'de her 5 saatte 1; dünyada her gün 6 bin ölüm olayının yaşandığını gösteriyor. Yani kapitalistlerin, güvenlikten yoksun çalışma koşullarını dayatması ve daha fazla kar hırsı her gün binlerce işçinin yaşamını kaybetmesine neden oluyor. Kuşku yok ki çalışma koşullarının ağırlığı ve güvenlikten yoksunluğundan dolayı işçiler mezara giderken patronlar zevki sefa içinde yaşıyorlar. Ve bu durumu burjuva devletleri ve hükümetleri destekleyerek, yada seyirci kalarak teşvik ediyorlar.

Nitekim Türkiye çalışma koşullarının yıkımına ilişkin olarak Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Makina Mühendisleri Odası, "İş Sağlığı ve İş Güvenliği" raporu gerçekleri netçe ortaya koyuyor. İş sağlığı ve güvenliğinin sermaye ve devleti tarafından dışlandığının; yasa, yönetmelik ve uygulamaların yetersiz olduğunun vurgulandığı TMMOB raporun da, iş kazaları ve meslek hastalıklarına ilişkin veriler ve çözüm önerileri sunuluyor
"İş Sağlığı ve İş Güvenliği" raporu, ILO verilerine dayanarak, dünya çapında her yıl 270 milyon iş kazasının gerçekleştiğini ve yaklaşık 2 milyon 200 bin insanın iş kazaları ve meslek hastalıkları nedeniyle yaşamını yitirdiğini; her gün yaklaşık 6 bin kişinin iş kazası veya meslek hastalıkları nedeniyle öldüğünü ortaya koyuyor."Türkiye sanayisi ve çalışma yaşamı iş kazaları, ölüm ve yaralanmada rekorlara koşma yolundadır" denilen raporda, yoğunlaşmanın da KOBİ'ler de olduğu vurgulanıyor:
En yüksek iş kazası oranı, toplam işyeri sayısının yüzde 98’ini oluşturan ve İş Sağlığı ve Güvenliği Kurulu (İSGK), işyeri hekimi, iş güvenliği uzmanı, işyeri hemşiresi veya sağlık memuru bulundurma gibi zorunlulukların bulunmadığı KOBİ’lerde görülmektedir.

Raporda, esnek çalışma üzerinden çalışma saatlerinin arttığı, bunun da iş cinayet ve kazalarını beslediği vurgulanırken, biçimsel düzeyde denetimlerin dahi yapılmadığı açıklanıyor:



Yetersiz olan müfettiş kadroları ile ülkedeki tüm işyerlerinin her yıl ancak yüzde 5’e yakınının denetlenebiliyor.
Raporun iş kazaları ve meslek hastalıkları verilerine göre, Türkiye'de, iş ve meslek hastalıkları sonucu ölüm sayısı 1997’de
bin 473 iken 2003’e kadar göreli düşüş gösterdi; 2004’ten itibaren artışa geçerek 2006’da bin 601’e ulaştı.
Metal sektörü, iş kazalarında başı çekiyor. 10 bin 283 iş kazası ile toplam iş kazalarının yüzde 14’ü bu sektörde gerçekleşiyor. İkinci sırada ise 6 bin 483 iş kazasıyla (toplam kazaların yüzde 9'u) inşaat sektörü, üçüncü sırada 6 bin 11 iş kazası ile (yüzde 8,5) kömür madenciliği geliyor.
İş cinayetlerinde ise, 290 kişi (yüzde 25) ile inşaat sektörü birinci sırada. 163 kişi (yüzde 10) ile nakliyat ikinci sırada. Ölüm listesinde, sektör kaydı yapılmadığı içi
n "bilinmeyen" kategorisinin yüzde 32 ile en başta yer alıyor!
Raporda, her 6 dakikada bir iş kazası olduğu, her 5 saatte 1 çalışanın ve her gün en az 4 çalışanın yaşamını kaybettiği, her 4 saatte 1 çalışanın sürekli iş göremez şekilde sakat kaldığı belirtiliyor
İller bazında ise iş kazalarında İstanbul, 9 bin 697 iş kazasıyla başta. İstanbul'u 9 bin 258 iş kazası ile İzmir, 7 bin 440 iş kazası ile Bursa izliyor.
Kadın işçiler açısından, en fazla iş kazasının yaşandığı sektör, dokuma; 835 iş kazası; onu, 493 iş kazası ile giyecek ve hazır dokuma eşya sanayi ve 335 iş kazası ile gıda sanayi izliyor.
Çözüm önerileri
Raporda, işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemleri olarak önerilenler şunlar:
• 4857 sayılı İş Yasası tamamen işverenlerin çıkarları doğrultusunda şekillendirilmiştir. Bütün tarafların katılımı ile demokratik bir yasa çıkarılmalı.
• İş Sağlığı ve Güvenliği Kanun Tasarısı Taslağı, TMMOB, TTB, TBB, sendikalar ve üniversitelerin görüşleri alınarak yeniden düzenlenmeli.
• İş sağlığı ve güvenliği ile ilgili yasa, tüzük ve yönetmelikler uluslararası sözleşme, standart ve normlar dikkate alarak yenilenmeli ve hayata geçirilmeli.
• Başta KOBİ’ler olmak üzere, 50’den daha az işçi çalıştıran işyerlerinde İş Sağlığı ve Güvenliği Kurullarının kurulması yasalarla güvence altına alınmalı. İş sağlığı ve güvenliği hizmetleri bütün işyerlerini ve tüm çalışanları kapsamalı.
• İş kazaları ve meslek hastalıklarının önüne geçilebilmesi için işyerlerinde ‘önce insan, önce sağlık, önce iş güvenliği’ anlayışı yerleştirilmeli; iş sağlığı ve güvenliği eğitimine önem verilmeli, eğitim almamış çalışana işbaşı yaptırılmamalı.
• Üretim sürecinde kullanılan ekipmanlar ve kişisel koruyucular, ilgili standart ve mevzuata uygun olarak üretilmeli.
• Tüm çalışanlar insana yakışır ‘norm ve standartta’ bir sosyal güvenlik şemsiyesi altına alınmalı.
• Sigortasız ve sendikasız çalıştırma önlenmeli, kayıt dışı ekonomi kayıt altına alınmalı.
• Ucuz iş gücü olarak görülen kadın işçilik üzerindeki tüm olumsuz uygulamalar kaldırılmalı, ürkütücü boyutlara ulaşan çocuk emeği sömürüsü ortadan kaldırılmalı.
• İş kazası araştırmaları gerçekçi ve güvenilir olmalı.
• İş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin sunumu için belirli işçi sayısı aranmamalı.

 
İlgili Bağlantılar
Haber Puanlama
Seçenekler
Эlgili Konular

İşçi Memur

Üzgünüm, bu yazı için yorumlar aktif değil.
 
PHP-Nuke
Sayfa Ьretimi: 0.07 Saniye